İngiliz Hükümeti, Avrupa Birliği (AB), Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) tepki ve kararlarına rağmen, yeni bir insan hakları ihlaline imza atmaya devam ediyor. 

İngiltere'nin 1 Ocak 2022'den itibaren ülkesine sığınan mülteci ve göçmenleri Ruanda'ya gönderme planına darbe vuran AİHM kararının ardından, mülteci ve göçmenlere GPS Takip Cihazı takma kararı almıştı. AB, BM ve AİHM'in tepki ve kararlarına yönelik açıklamalarda bulunan Başbakan Johnson ve bazı bakanlar, bu kararları ve tepkileri 'şaşırtıcı' bulduğunu ifade etmişti.

Anadolu Ajansı'ndan Zuhal Demirci'nin haberine göre; Adalet Bakanı Dominic Raab'ın, AİHM'in göçmenlerin Ruanda'ya gönderilmesini durdurmasının ardından bugün parlamentoya sunacağı yasa değişikliği teklifiyle İngiliz mahkemelerinin yasal üstünlüğe sahip olduğuna vurgu yapılacak.

Söz konusu değişiklikle, AİHM kararlarının, her zaman İngiliz mahkemeleri tarafından takip edilmesi gerekmediğine ve İngiliz bakanların AİHM'in kararlarını uygulayamayabileceğine hükmedilecek.

İngiltere, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nden Ayrılmayacak

Raab, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Bu reformlar ifade özgürlüğünü güçlendirecek, daha fazla yabancı suçluyu sınır dışı etmemize ve halkı tehlikeli suçlulardan daha iyi korumamıza olanak sağlayacak." değerlendirmesinde bulundu.

Bakan Raab, ayrıca, ülkesinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nden çekilmeyeceğinin de altını çizdi.

AİHM, Sığınmacıların Gönderilmesini Engelledi

İngiltere'deki göçmen ve sığınmacıları Ruanda'ya yollamak üzere 15 Haziran'da başkent Londra'ya yaklaşık 130 kilometre uzaklıkta yer alan Amesbury'deki askeri havaalanı Boscombe Down'da hazır bekleyen uçakta ilk aşamada sadece 7 kişinin olacağı açıklanmıştı.

İlk listede 120'den fazla kişi olsa da İngiliz mahkemelerinin aldığı kararların ardından sayı 7'ye kadar gerilemiş, İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss sayıya bakılmaksızın uçağın havalanacağını açıklamıştı.

Ruanda'ya gönderilecekler arasında yer alan bir sığınmacının avukatının başvurusu üzerine AİHM, uçuşun durdurulması yönünde karar almıştı.

Kararda, Birleşmiş Milletler (BM) Mülteciler Yüksek Komiserliğinin "Ruanda'ya gönderilecek göçmenlerin, oradaki sığınma başvurularında adil ve etkili bir yasal desteğe erişemeyeceği" yönündeki değerlendirmesi dikkate alınmıştı.

İngiltere Başbakanı Boris Johnson da ülkesini AİHM'den çıkarmakla tehdit etmiş ve başvuruları yapan avukatları "sığınmacıları sömüren suçlulara yardım etmekle" suçlamıştı.