Evvela kâğıt atıklar büyük ölçüde tekrar dönüşüme giriyor. İşsiz insanlar ki aralarında talebeler bile var pekâlâ bir gelir sahibi olabiliyor ve son zamanda Suriyeli göçmenler de bu işe dahil oldu.Ankara merkezli iki firma faaliyetin düzensizliğinden şikâyetle bu kararı aldırmışlar.
SİMAT Şirketi ve Çınar Kâğıt Şirketleri. Kanunsuzluk Alışılmış mekanizma görülüyor; milletin ilgisizliğinden istifade dünyayı düzenleme iddiasıyla ortaya çıkan iki özel sektör mensubu. Ne iddiaları ayıptır, ne de özel sektöre mensup olmaları. Lâkin devlet katmanındaki bazı kişileri siyasi kimlik kullanarak ticari hayata alet etmek ve rekabeti önlemek tam bir kanunsuzluktur.
Nihayet hepiniz kâğıt topluyorsunuz, bu iki şirketin daha iyi kâğıt toplayacağına dair hiçbir emare yok. Muhtemelen de toplayamayacaklar sadece daha çok para kazanacaklar. Menşei itibariyle şirketlerden birinin başındakiler Ankara Çankaya Belediyesi ve İstanbulAtaşehir Belediyesi’nden çıkma.
Demek ki hem CHP, hem AKP ile aynı derecede halli hamur olmuşlar. Alışılmış manzara, çok kişi maalesef öyle yaşıyor. Çevre ve Şehircilik Bakanımız Fatma Güldemet Sarı hanımefendi kolej okumuş, Yıldız Teknik Üniversitesi mezunu, uzmanlık yapmış, Darendeli ve Adana’da Ak Parti il teşkilatında etkin görevlerde bulunmuş. Ben Tanzimat döneminin fesat şairlerinden değilim; o şair gibi “Olmayasın sakın üç beldenin birinden,Darende’den, Gürün’den, zinhar Eğin’den” beytini tekrarlayacak da değilim. Zaten zavallı Eğin (günümüzde Kemaliye) nüfusunu kaybetti. Diğer sayfaya geçin