Halk TV'deki habere göre; Silivri'den mektup gönderen Fatih Altaylı tutuklanmasını eleştiren AKP'li Mücahit Birinci'ye teşekkür etti.
O mektubun ilgili bölümü şöyleydi;
Televizyon sayesinde artık dışarıda olan bitenden haberdar olabiliyorum. Cezaevi psikoloğu "Kendinizle ilgili haberleri izlemeyin, stres seviyeniz artabilir" demişti. Ama insan izlemeden duramıyor, izliyorum. Dostlardan, fikri yakınlarımdan gelen destek strese sokmak bir yana, aslında azınlık değil çoğunluk olduğumuzu göstererek keyfimi yerine getirdi. Tabii fikri namus ve haktan yana olmak için ille de muhalif olmak gerekmiyor. AKP'li Mücahit Birinci ile geçmişte çok fikir tartışmamız olduğu halde, tutuklanmamla ilgili son derece doğru bir hukuki yorumda bulundu. Kendisine beni savunduğu için değil, doğrudan yana olduğu için, hukuka saygı gösterilmesini cesaretle istediği için teşekkür ediyorum. Adalet Bakanı'na tavsiyem ise izlemediği, dinlemediği konuşmalar hakkında yorum yapmaması. Yargıyı etkilemeye çalışırken benim asla kullanmadığım "diktatör" tanımını bana yapıştırmasın. Ben Erdoğan'a diktatör demediğim gibi, daha önceki bir konuşmamda tam aksini söylediğim için dinleyenlerin bazılarının tepkisini almıştım. Ama bilip bilmeden konuşmak dönemin modası ve Bakan Bey de bu modaya uymuş. Konuşmasının sonunda "yargı bağımsızdır" demeyi unutmuş. Ya da bu kadarını o bile söyleyememiş.