Yeniçağ gazetesinden Remzi Özdemir, dikkat çeken bir yazı yazdı. Yazısında AKP'nin seçimi kaybetmesi durumunda yaşanacakları aktarmış. Bu yazıyı Meral Akşener'in açıklamalarına dayandırarak yazdığını da ekliyor.

"Seçimler yapıldı ve AKP kaybetti. Ertesi gün ne olacak? Meral Akşener'in bu konuda gerçekten iyi hazırlandığını gördüm" diyen Özdemir," Ertesi güne yönelik ciddi çalışmalar var. Hangi kararnamenin yayınlanacağı ve neyin değiştirileceğine yönelik tek tek hazırlık yapılmış" ifadelerini kullandı. 

Peki nedir bu hazırlıklar? Remzi Özdemir onu da açıklıyor.

Devlet Planlama Teşkilatı'nın yeniden kurulmasından tutun da acil yargı reformu ve ekonomik birçok tedbir için kararnamelere kadar planlananmış ve hazırlığı yapılmış.

Remzi Özdemir yazısının sonuna da şu notu düşmeyi ihmal etmiyor... 

Akşener, Türkiye'nin seçimlerden sonra 1 gün bile kaybedecek vaktinin olmadığını söylüyor.

Evet Remzi Özdemir'in yazısı bu şekilde... Peki AKP seçimi kaybedebilir mi? Anketlere bakıldığında kaybetme ihtimalleri çok fazla. Ancak toplumda şöyle de bir algı var. Muhalefete güvenen bir kitle yok. Muhalefet seçmeninin büyük bir bölümü bile son dakikada CHP tuhaf bir hata yapacak ve Erdoğan karşısında kaybedecek bir adayı çıkaracak diye endişeleniyor.

Özellikle toplum Mansur Yavaş gibi seçimi kazanabilecek güçlü bir aday dururken Sürekli Eren Erdem, Muhittin Böcek, Tunç Soyer ve Ekrem İmamoğlu gibi isimlerin aday Kılıçdaroğlu olmalı söylemlerinden çok rahatsız. En azından İyi Parti ve muhalefet tabanının büyük bir bölümü bu konuda hem fikir. CHP tabanında ise Kılıçdaroğlu'nun adaylığını sadece belirli bir kesim destekliyor. İşte bu noktada asıl sorulması gereken AKP kaybedince ne olacağı değil AKP tekrar kazanınca ne olacağıdır. Meral hanımın asıl düşünmesi gereken budur.

Kemal beyi aday olarak eğer Meral hanım desteklerse seçim kaybedildiğinde bu durumu nasıl savunacaktır?

Ben anlatayım. Ekranlara çıkıp diyeceği şey şu olacaktır. İyi Parti olarak oyumuzu yüzde 10 seviyelerinden yüzde 16 gibi bir seviyeye çıkardık.

Vekil sayımızı 30 kişi birden artırdık. Bu büyük bir başarıdır diyecektir. Ancak ortada ne bir başarı ne de sevinilecek bir durum olmayacaktır. Cumhurbaşkanlığı gibi kritik bir seçimin kaybedilmesinden nasıl Kemal bey sorumlu tutulacaksa ona destek veren diğer muhalefet partileri de sorumlu olacaktır.

Ha birde İstanbul ve Ankara'nın AKP'ye geçmemesi için belediye başkanlarının adaylığına karşı çıkıyoruz diyorlar ya Ankara'yı bilmem ama İstanbul'u kesin ve kesin olarak iktidar muhalefetin elinden almak için düğmeye basacaktır. Mademki Meral hanım Türkiye'nin kaybedecek bir günü bile olmadığını dile getiriyor. O zaman tabanın sesine kulak vermek zorunda. Taban ne Eren Erdem ne de Kemal Özkiraz ne de Merdan Yanardağ gibi adamlar gibi düşünmüyor. Tabandaki bu sesi duymayan her kim olursa olsun kaybedilen bir seçimden dolayı sorumlu tutulacaktır. Toplum giderek zaten siyasete olan güvenini kaybetmiş birde kalkıp bu güvensizlikten sorumlu tutulan 9 seçim kaybetmiş 12 senedir de o koltukta oturan bir adamı aday olarak dayatmak çözümsüzlükten başka bir şey getirmeyecektir. 

SADIK ŞİMŞEK