Muhalefetin önündeki büyük bela..
Millet ittifakı yuvarlak masa etrafında toplandı.. Ancak seçmen tedirgin

2002 yılından bugüne AKP girdiği her seçimi kazandı. Üstelik öyle pekte uğraşmasına gerek kalmadan. AKP'nin karşısına çıkan kadrolar ve liderler halkta pekte karşılığı olmadığı için AKP kolay bir şekilde seçimi kazandı hep..
Bu düzen 31 Mart 2019 seçimlerine kadar devam etti.. Muhalefet birleşmeyi ilk kez başarmış ve AKP karşısında tek adayla yarışa karar vermişti.
Yani 31 Mart Seçimlerinde HDP ve İyi Parti aday çıkarmış olsa Bugün ne İstanbul ne de Ankara kazanılmamıştı.
Ankara belki kazanılabilirdi ama İstanbul'u asla kazanmak mümkün değildi.. Bunu bile bile Kılıçdaroğlu taraftarları ortada bir başarı var bu başarının mimarı da Kılıçdaroğlu diye haykırıp duruyorlar.
Oysa gerçek çok farklı. Ortada bir başarı yok.
Şimdi ise toplumun taleplerine kulak vermeden. Seçmenin sesini dinlemeden. Gençler ne istiyor diye düşünmeden düzmece anketçilerin gazlamasıyla Kılıçdaroğlu'nu aday olarak önümüze koymak istiyorlar.
Üstelik tüm siyasi uzmanlar sadece Türkiye'deki değil Avrupa'daki uzmanlar bile Yavaş veya İmamoğlu aday olursa AKP bu kez seçimi kaybedebilir derken..
Ne çektiysek koltuğuna yapışan ve bir türlü gitmek bilmeyen siyasiler yüzünden çektik. Yüzde 40 oy alamazsam bu koltuğu bırakacağım diye söz veren ve bu sözünü tutmayan Kemal bey bir an önce adaylık iddiasından vazgeçmelidir. Hani diyorlar ya gerçek adayı açıklamak istemiyorlar. Neymiş AKP üç ayda o adayı yıpratırmış.. Üç ayda yıpranacak bir aday çıkaracaksanız eğer siz o aday bir de Cumhurbaşkanı seçilirse ülkeyi desenize 1 sene yönetemez.. Böyle bir mantık olabilir mi?..
Muhalefetin önündeki en büyük bela ne biliyor musunuz?
İddiası olmaması.. Kazanma isteği olmaması. Ama bu değişmeli. Değişmeyecekse eğer şuan Kılıçdaroğlu'nun aklına uyan her kim varsa bu seçimde kaybedilirse bir sonraki seçimde siyaset sahnesinden silinip gidecek.. Öyle artık takım tutar gibi parti tutan bir nesil yok artık.. Düşünen sorgulayan bir nesil var... - SADIK ŞİMŞEK-