Günther, eyalet hükümeti aracılığıyla gelecek yılın ilk çeyreğinde Federal Konsey’e (Bundesrat) bir girişim sunmayı planladıklarını belirtti. Konunun, CDU’nun Şubat ayındaki federal parti kongresinde de ele alınması bekleniyor.

“Toplumsal maliyetler artık göz ardı edilemez”

Günther, aşırı şeker tüketiminin ciddi sağlık sorunlarına ve buna bağlı olarak yüksek toplumsal maliyetlere yol açtığını vurguladı. “Şeker vergisi hem siyasi hem de ekonomik açıdan uzun zamandır gerekli hale geldi” diyen Günther, ideal olanın devlet müdahalesi olmadan tüketimin düşmesi olduğunu ancak “henüz o noktaya gelinmediğini” ifade etti.

Sağlık sistemine yıllık 12 milyar Euro yük

Şeker vergisi çağrıları yeni değil. Daha önce Marburger Bund, federal hükümete bu yönde adım atma çağrısında bulunmuştu. Greenpeace’in Nisan ayında yayımlattığı bir araştırmaya göre, Almanya’da şeker tüketimi yıllık yaklaşık 12 milyar Euro ek sağlık maliyetine neden oluyor. Bu maliyetin başlıca nedenleri arasında diyabet, yüksek tansiyon, diş çürüğü ve diş eti hastalıkları yer alıyor. Araştırma, şeker vergisinin tatlandırılmış ürünlerin tüketimini kayda değer biçimde azaltabileceğine de işaret ediyor.

İngiltere örneği masada

Benzer bir uygulama Birleşik Krallık’ta halihazırda yürürlükte. Gazlı içecek üreticileri, ürünlerindeki şeker oranına göre ek vergi ödüyor. Foodwatch’a göre bu vergi, üreticileri ürün reformülasyonuna zorladı ve içeceklerdeki şeker oranları önemli ölçüde düşürüldü. Almanya’da da benzer bir etkinin hedeflendiği belirtiliyor.

Sırada ne var?

Taslağın Federal Konsey sürecine taşınması halinde, kapsamın hangi ürünleri içereceği, eşik şeker oranları ve vergi oranları tartışmanın merkezinde olacak. Hükümet kanadı, amaçlarının gelir artırmaktan ziyade tüketimi azaltmak ve sağlık harcamalarını düşürmek olduğunu vurguluyor.