Böyle bir şeyi ilk kez yaptı ve Nurgül Yeşilçay hastalığını ilk kez açıkladı

İkinci Bahar, Muhteşem Yüzyıl, Asmalı Konak, Melekler Adası, Paramparça gibi dizilerle ünlenen ve Türkiye'nin en sevdiği oyunculardan olan Nurgül Yeşilçay yaptığı açıklamayla hayranlarını üzdü. Güzel oyuncu şimdiye dek açıklamadığı hastalığını açıkladı

Böyle bir şeyi ilk kez yaptı ve Nurgül Yeşilçay hastalığını ilk kez açıkladı
Yayınlanma Tarihi : 14 Kasım 2022 21:40

Ünlü isimlerin rahatsızlıkları hep merak edilmiştir. Nurgül Yeşilçay ve özel hayatı hakkında da çok sayıda araştırma yapılıyor. Ekranların sevilen ismi Nurgül Yeşilçay hakkında herkesi şaşkına çevirecek bazı bilgiler ortaya çıktı. Hem Nurgül Yeşilçay'ın rahatsızlığından hem bu hastalığın belirtilerinden bahsedeceğiz hem de güzel oyuncunun Alem Dergisine geçtiğimiz günlerde yapmış olduğu açıklamaları sizlerle paylaşacağız.

Ulusalpost.com'da yer alan bir haberde Nurgül Yeşilçay'ın hastalığıyla ilgili bilgiler de paylaşıldı; Oğlu Osman Nejat dünyaya geldikten sonra hijyene ayrı bir özen göstermeye başlayan Nurgül Yeşilçay, geçen zaman içinde işi iyice abarttı ve temizlik hastalığına, yani obsesif kompulsif bozukluğuna yakalandı.

21841-0.jpg

Nurgül Yeşilçay'ın hastalığı da araştırılmaya devam ediyor.

Haberciniz'in derlediği bilgiye göre; Obsesif Kompulsif hastalığının en belirgin belirtileri arasında kişinin kendisini veya sevdiklerinin zarar görmesine ait düşüncelere kapılma ilk sırada yer alıyor.

Başkalarının dokunduğu nesnelere dokunamamak. Nesneler düzenli olmadığında strese girme. El sıkışmaktan rahatsızlık duyma..

Uzmanlar tarafından bu rahatsızlıkla ilgili araştırmalar da devam ediyor.

Kapı kilidini tekrar tekrar kontrol etmek, İşleri belirli sayıda yapmak, Rahatsız edici kelimelere veya düşüncelere takılı kalmak, Belirli kelimeleri, cümleleri veya duaları tekrarlamak gibi birçok takıntılı düşünce ve davranış mutlaka dikkat edilmesi gereken obsesif kompulsif bozukluk belirtilerindendir.

kapak-095742.jpg

Genç yaşlarda ortaya çıkabileceği gibi sonradan da bu rahatsızlığa yakalanmak mümkündür.

ALEM DERGİSİNE YAPTIĞI AÇIKLAMALARDA GÜNDEM OLDU

Öte yandan oynadığı dizi ve filmlerle adından sıkça söz ettiren Nurgül Yeşilçay Alem dergisine de özel açıklamalarda bulundu.

Oyuncunun dergiye yapmış olduğu açıklamalar büyük ses getirdi.

Özel hayatıyla ilgili de itiraflarda bulunan Nurgül Yeşilçay'ın bu açıklamaları uzun süre konuşulacağa benziyor.

İlgili röportajdan bazı sorular ve Nurgül Yeşilçay'ın o sorulara vermiş olduğu cevaplar

Son dönemlerde neler yapıyorsunuz?
Biraz yorulduğum için dizilere bir süre ara verdim. Geçen nisan ayından beri geziyorum, kendime vakit ayırıyorum. Pandemide sinema filmleri yapmıştım. Şimdi arka arkaya sinema filmlerim yayına girecek.

Vizyona girecek filmleriniz hangileri?

13617028-728xauto.jpg


"Kim Bu Aile" filmim şu an vizyonda. 4 Kasım'da da "Mahalleden Arkadaşlar" vizyona girecek. Selçuk Aydemir'in kitabından uyarlanan bir film. O filmde İko adında zeki, komik, cin gibi bir ev hanımını oynuyorum.


Yakın dönemde nerelere seyahat ettiniz, yeni rotalar var mı?


Antalya Film Festivali için Antalya'daydım birkaç hafta önce. Şimdi de sonbaharın en güzel olduğu rotaları çizeceğim kendime. Sonbaharın renklerini çok seviyorum ve bu dönemi kaçırmak istemiyorum. Bir sonraki durağım ise İngiltere olur.

İngiltere'de olmak size neler hissettiriyor?


İngiltere'de olmak bana çok iyi geliyor. Tiyatrolara, sergilere gidiyorum ve rahat rahat gezebiliyorum. Orada okuyan oğlumla bol bol vakit geçiriyorum.

Oğlunuz 17 yaşında. 17 yıllık sürece baktığınızda, onun büyüdüğünü gördüğünüzde neler hissediyorsunuz?


Öncelikle rahatlamış hissediyorum. Bir kere ergenlik zor. Çocuğun 16 yaşından sonra ebeveyn ile bağı kalmıyor. Biz bu dönemde Nejat'la sanat sohbetleri yapıyoruz. Artık iyice arkadaş olduk. Bu sohbetler ilişkimizi de samimi yapıyor.


Peki, siz nasıl bir annesiniz?


Dürüstlük bir çocuğa karşı çok önemli. Çocuğun yanında çoğu aile, kötü olan davranışı sergilemez ama çocuk bilir. Filmlerde de öyledir. "Aman çocuk duymasın." dedikleri her şeyi çocuklar duyar. O yüzden çocuğa her zaman açık olmak gerekir. Eğer çocuğunuza açık olursanız sonrasında ilişkiniz de daha net oluyor.

Biraz geçmişe gitmek istiyorum. Sizi "İkinci Bahar"la tanıdık. O dönem kamera karşısına geçtiğiniz ilk anı hatırlıyor musunuz?

61c9c4b4c8c3731eb0caa49e.jpg


Çok zordu benim için. Ozan Güven'le ikimizin ilk kamera deneyimiydi. Yavuz Turgul "Işığını al." diyordu. Ama "Işığını al." ne demek biz bilmiyorduk. Sette bizi yönlendiren usta oyuncular vardı. Türkan Şoray'la Şener Şen bize bu konuda çok yardımcı oldu. Çok güzel bir ekiptik. Benim için bir o kadar da zordu ama okul gibiydi. Geceler boyunca "Ne olur bitsin." diye dua ediyordum çünkü o dönem okuyordum; Eskişehir'den gidip geliyordum. Benim için kabus gibiydi. Kameranın tiyatro ile alakası yok. Ölçeğe göre oynuyorsunuz. Başlarda çok zorlandım.

Öğrenciyken bir anda ünlü oldunuz. Tanınıyor olmak size neler hissettirdi?


Ben o zamanlar çok rahatsızlık duyuyordum. "Ben oyuncu olmak için çıktım yola, ünlü olmak için çıkmadım ki." diyordum. Ama hayat seni oyuncu da yapıyor, ünlü de. O yıllar hayatı çok da kavradığım bir dönem değildi.

Yıllar içinde nasıl bir değişime uğradığınızı düşünüyorsunuz?

Hangi dönemimde nasıl olduğumu pek tahayyül edemiyorum. Ama asla genç yaşlarıma geri dönmek istemezdim. Gençlik, saflık demek; savruluyorsun oradan oraya. 40'lı yaşlarda olmaktan mutluyum.

6224fa4a45d2a0cdfc818edc.jpg


40'lı yaşlar yaşamınıza neler getirdi?


Bir kere daha özgüvenli ve kendinle daha barışık olduğun bir dönem. Öncesinde hep kendinle yarışın varken, 40'lı yaşlarınla birlikte bu süreç bitiyor. Ve kendinde rahatlama hissediyorsun.

Ben size baktığımda oynadığınız tüm karakterleri görebiliyorum. Ekrana yansıyan karakterlere kendinizden bir şeyler vermişsiniz. İçinizde birçok kadını birlikte barındırıyorsunuz; hep böyle misiniz?


Çok çalıştığım zaman kendim olamıyorum. Şu hayatın beni az çalıştırması lazım. Çok yorulduğum zamanları sevmiyorum. Oyunculuğu, karakter yaratmayı çok seviyorum. Onu tam yapamadığım zaman sinirleniyorum. Sanki elimden oynadığım bir şeyin alındığını hissediyorum. Kendimi de sevmiyorum bu durumu da.

Röportajın devamı için Alem dergisini ziyaret edin alem.com.tr