Kamu kurumlarında görev yapan yaklaşık 600 bin 4-D statüsündeki işçinin gözü kulağı, 2025 Yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü görüşmelerinde. Hastanelerden üniversitelere, bakanlıklardan karayollarına ve enerji üretim tesislerine kadar pek çok kritik alanda çalışan bu işçiler, hükümetin sunacağı yeni zam teklifine odaklanmış durumda. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın koordinasyonunda yürütülen müzakerelerde, işveren tarafını temsil eden TÜHİS ile işçi kesimini temsil eden TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ sendikaları arasında yoğun pazarlıklar sürerken, üçüncü teklif sonunda netleşti. Daha önceki teklifleri yetersiz bulan sendikalar, özellikle riskli iş kolları için daha yüksek oranlar talep ediyor. Tüm gözler, uzlaşmanın sağlanıp sağlanamayacağına çevrildi.
NTV muhabiri Sibel Can’ın aktardığına göre, hükümet üçüncü teklifinde 2025’in ilk 6 ayı için zam oranını yüzde 22’ye yükseltti. Henüz resmi bir açıklama olmasa da, tarafların uzlaşma arayışında olduğu belirtiliyor. Can, riskli iş kollarında çalışanlar için ise yüzde 30’a varan zam taleplerinin masada olduğunu ifade etti. İşçi tarafının en önemli taleplerinden biri olan günlük en düşük ücretin 1.800 TL’ye çıkarılması konusunda ise henüz hükümetten bir geri dönüş olmadığı öğrenildi.
TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ, günlük en düşük ücretin 1.800 TL’ye yükseltilmesi, 2025’in ilk 6 ayı için yüzde 50, sonraki dönemler için yüzde 25 zam ve yüzde 10 refah payı talep etmişti. Sendikalar, işçilerin alım gücünün enflasyon karşısında eridiğini ve özellikle riskli iş kollarında çalışanlar için daha yüksek zam oranları gerektiğini savunuyor.
Gercekgundem.com sitesindeki habere göre; 600 bin kamu işçisi ve ailelerinin ekonomik koşulları, bu görüşmelerin sonucuna bağlı. Üçüncü teklifin ardından uzlaşma sağlanıp sağlanamayacağı, Temmuz 2025’te yapılacak toplantılarda netleşecek. Kamuoyunda “2025 kamu işçisi zammı ne kadar olacak?” sorusu gündemdeki yerini korurken, süreç memur ve özel sektör zamları için de referans niteliği taşıyor.